Gebelik süreci çoğu kadın için oldukça zor geçse de bazı kadınlar için çok heyecan verici bir süreci ifade ediyor. Bazı kadınlar çok rahat bir hamilelik geçirirken bazı kadınlarsa çeşitli komplikasyonlara maruz kalabiliyor.
Peki, hamilelik komplikasyonları neler? Hangi durumlar sizi zorlayacak? Hamilelikte fiziksel ve ruhen çok sayıda değişime maruz kalıyorsunuz, bunlara bir süre sonra alışsanız bile yine de zorlayıcı bir süreç olduğunu söylemek gerekiyor.
İşte detayların tamamı…
Hamilelik Komplikasyonları Ne Demek?
Gebelik sürecinde bilinen bazı belirtilerin yanı sıra bilinmeyen ve karşılaşıldığında şaşırılan bazı durumlar da bulunuyor.
Anne adayları karnı büyüdükçe strese girebilir ya da vücudunun yapısı gereği bazı olası belirtileri daha fazla yaşayabilir. İşte bunların tamamı hamilelik komplikasyonları olarak biliniyor. Peki bunlar hangileri ve nasıl önlenebilir?
Eğer siz de bir anne adayıysanız ve bunu merak ediyorsanız okumaya devam edin. Belki siz de bunları yaşıyor olabilirsiniz.
Hamilelik Komplikasyonları Neler?
Gebelerin yüzde 50’sinden fazla bu sorunlarla baş etmek zorunda kalıyor. Gelin hep birlikte detaylı olarak bunları inceleyelim:
- Aşırı Bulantı ve Kusma Durumu
Gebelik komplikasyonlarının başında aşırı kusma ve bulantı hissi geliyor. Çoğu anne adayında özellikle ilk aylarda mide bulantıları ve kusma oldukça sık yaşanır. Sabah bulantılarının yanı sıra bu durumu çok sık yaşıyorsanız ve aynı zamanda basit bir öğürme hissi değil de direkt olarak kusmak zorunda kalıyorsanız bu hamilelik komplikasyonudur.
Bu durumu yaşıyorsanız tedavi edilebildiğini de bilmelisiniz. Beslenme alışkanlarınızda değişim yapabilirsiniz, dinlenme sürenizi artırabilirsiniz, kusma önleyici gebelere uygun ilaçlar kullanabilirsiniz. Tabi çok şiddetli bir durumdaysa ve baş edemiyorsanız hastaneye mutlaka gitmeniz gerekecek.
- Gebelik Tansiyonu
Bir başka komplikasyon da gebelik tansiyonudur. Bu son derece tehlikelidir ve mutlaka kontrol altına alınması gerekir. Halk arasında gebelik zehirlenmesi olarak da bilinen preeklampsi, ilk gebeliklerde, ileri yaşta hamilelikte, çoğul hamilelikte ya da obez gebelerde sıklıkla görülüyor.
Bu durum normal kardiyovasküler sonucu tansiyonun düşmesidir. Eğer hamilelerde tansiyon 140/90 mmGf ve üzerindeyse ya da çok ciddi bir düşüş varsa, kesinlikle doktorunuzla görüşmek zorundasınız.
Bunun en olumsuz sonucu da erken doğumlardır. Anne ya da bebeğe zarar verme ihtimali görüldüğünde erken doğum da gerçekleşebilir. Bu sebeple teşhisin konulması, zamanın belirlenmesi gibi hususlar oldukça önemlidir ve alanında uzman doktorlar tarafından belirlenmelidir.
- Amniyon Sıvısının Azlığı
Bazı komplikasyonlar da amniyon sıvısıyla alakalı olabiliyor. Hamilelikte bebeğin içerisinde bulunduğu kese sıvısı yeterli miktarda olmayabilir. Bu durum erken doğuma yol açabilir. Detaylı bir şekilde incelenmeli ve hangi yolun izlenmesi gerektiği de ona göre karar verilmelidir.
Ama burada önemli olan bir başka konu da amniyon sıvısının neden az olabileceğidir. Çünkü normal bir hamilelikte amniyon sıvısı az olmayacaktır. Anneden ya da fetüsün yapısından kaynaklanıyor olabilir. Bunun tespitinin yapılması, tedavi açısından oldukça önemlidir.
- Hamilelik Şekeri
Gebelik şekeri de önemli bir komplikasyondur ve hemen belirlenmesi, tedavisinin uygulanması gerekir.
Gebelik sürecinde artan kan şekerine uygun miktarda insülin üretilmesi mümkün değilse ortaya çıkar. Eğer gebelik gerçekleşmeden önce anne adayında diyabet varsa, hamilelik ilerlediğinde tedavi yöntemleri de buna göre belirlenmelidir.
Ama öncesinde diyabet ya da şeker sorunu yaşamayanlar varsa bu durumla hamilelik sürecinde de karşılaşabilirler. Eğer kontrol altında tutulursa herhangi bir sorun yaşatmayacaktır. Belli bir beslenme düzeniniz olmalı, hayatınızda harekete yer vermelisiniz. Eğer bunları düzgün bir şekilde yaparsanız bir sorun yaşamayacaksınız.
Gebelik şekerinin tespitinin yapılması da zor değildir. İdrar testiyle ya da şeker yükleme testiyle ortaya çıkabiliyor.
Tanı testi ise anneye ya da bebeğe zararlı değildir.
- Düşük Riski
Bazı hamilelikler oldukça risklidir ve bebeğin düşme ihtimali vardır. Bu gibi durumlarda anne adayının çok dikkatli olması gerekir. Gebelikte düşük; fetüsün kalp atışının durması ya da kanama ve sancıyla rahimden dışarı atılmasını ifade ediyor.
Eğer hamilelik sürecinde 20. Haftadaysanız ve gebelik sonlandıysa bu düşük, 20. Haftadan sonra oluşuyorsa da erken doğum olarak ifade ediliyor. Bu ayrım son derece önemlidir. Çünkü önlemler ve tedaviler bu haftalara ve gelişimine göre alınıyor.
Düşük bazı etkenlere bağlı gerçekleşebileceği gibi ortada bir sebep yokken de olabilir. Doktorunuzla sürekli iletişim halinde olmalısınız. Herhangi bir sorun hissettiğinizde hemen durumu paylaşmalısınız.
Düşük riskiyle karşı karşıya olanlar her hareketine de dikkat etmek zorundadır. Bebeğin rahim duvarına tutunarak büyümesini sağlayabiliyorsanız dikkatli olmayı başardınız demektir.
İşte sizlere hamilelik komplikasyonları neler sorusunun cevabını detaylı bir şekilde aktardık. Eğer böyle durumlar yaşıyorsanız ya da yaşamaktan korkuyorsanız, hepsinin bir çözümü olduğunu bilmelisiniz. Burada en önemli nokta her zaman erken teşhisin konulması ve izlenen yolun ona uygun bir şekilde seçilmesi.
Eğer bütün bunlara dikkat ederseniz, hamilelik komplikasyonlarından en az şekilde etkilenebilirsiniz. Daha sağlıklı ilerlersiniz ve bu da bebeğinizi olumlu bir şekilde etkiler.