Aromaterapi Nedir?
Ruh, beden ve zihin dengesi için uçucu yağların kullanıldığı, tamamlayıcı tedavi sistemine verilen isimdir. İlk ve en çok tercih edilen yol, inhalasyon dediğimiz soluma yöntemi. Diğer bir yol ise,haricen, deriye tatbik yöntemi. Bunların dışında da masaj ve masaj banyoları yoluyla kullanabileceğimiz bir tedavi yöntemidir.
Aromaterapi Tedavi Çeşitleri Nelerdir?
Aromaterapi için 3 şekilde tedaviden faydalanmak mümkündür,
- İnhalasyon yöntemi (koklama yöntemi): Anne karnında bebeğin ilk geliştirdiği duyu, koku duyusudur. Ve bebek doğduktan sonra, annenin göğüs ucuyla % 80 oranda kimyasal birleşene sahip, meme ucuna refleksleriyle birlikte giderek ve bu güven duygusuyla, bu kokuyla oluşturduğu duyguyla giderek, emme refleksini başlatmaktadır.
Koku, istisnasız bir ortama girdiğimizde bizi içine alan duyumuz, kokuyla birlikte beynimizde sanal bir bellek açılıyor ve doğumdan itibaren bu sanal belleğe koku, kokuyu aldığımız süre boyunca hissettiğimiz duygu durumu, oluşturduğumuz davranış kodlanır durum haline gelmektedir. Ve büyüdüğümüz süre boyunca kokuyla birlikte, kodladığımız duygu durum ve bizim davranışlarımız bizim hayatımızı yönetmeye devam ediyor. Bu nedenle gebelerde gerekse bebeklerde koku duyusundan ve aromaterapi ‘deki kokulardan faydalanıyoruz.
Duygu durum bozukluklarını düzenlemede kokudan oldukça faydalanıyoruz. Koku duyusuyla aldığımız maddeler bizim beynimizde belirli noktalara ulaştıktan sonra, adrenal bezlerimizden yada seksüel bezlerimizden, belirli hormonların salınımına sebep olabilmektedir. Bu nedene aromaterapide kullanılacak yağların iyi seçilmesi gerekmektedir.
- Fizyolojik aktivite (deriden emilim): Deriden emilim sonucu uçucu yağların içerisindeki aktif birleşenlerin kan dolaşımına yani bizim sistemik dolaşımımıza aynı ilaçlar gibi geçmesi sonucu elde ettiğimiz tedavi şeklidir.
- Küvet kullanımı: yurt dışında masaj banyoları şeklinde aromaterapiden faydalanabilmekteyiz. Epsom tuzu ya da kaya tuzu karıştırdığımız uçucu yağlarla birlikte, yorgun bir günün ardından rahatlamaya ihtiyaç duyduğumuz durumlarda, hazırladığımız ürünleri küvetlere tatbik ederek hem kokusundan hem de uçucu yağların özelliğine göre etkisinden faydalanarak tedavi sağlanabilmektedir.
Aromaterapi Tedavisinde Nelere Dikkat Etmek Gerekir?
Uçucu yağlar, çok güçlü fizyoaktif özelliklere sahiptir. Ve de ciddi hasarlar verebilecek kapasitelere sahip. İlk kuralımız kesinlike uçucu yağları, belirtilmediği sürece ağız yoluyla, oral yol ile tüketilmemelidir. Aksi belirtilmediği müddetçe, uçucu yağların direk deriye tatbik edilmemesi gerekmektedir.
Dikkat edilmeyen durumlarda, çok ciddi tahrişler ve sonunu alamayacağımız ya da geri döndüremeyeceğimiz ciddi reaksiyonlar doğurabililmektedir. Yağlarda çekindiğimiz bir diğer karşılaşma ihtimali taşıyan durum da alerjidir. Ve belirli yaş grubuna göre kullanımına dikkat edilmelidir.
Aromaterapi Bileşenleri Nelerdir?
Aromaterapinin başrol oyuncularından uçucu yağlar, bitkinin salgı organlarının bulunduğu, yaprak, çiçek yada bitkinin herhangi bölgesi olabilir, disdilasyon yöntemiyle elde edilen ve fizyolojik olarak çok güçlü aktiviteye sahip yağlardır.
Bir diğer birleşen ise, sabit yağlar, bitkinin kabuk yada kök gibi daha çok sert organlarında bulunan, çoklu doymamış yağ asitlerince zengin, tedavide bizim bazı yağlarımızi taşıyıcı yağ olma özelliği taşıyan yağlarımız.
Son olarak, hidrolatlar, hidrosoller, uçucu yağları elde ederken disdilasyon sonucunda bizim balonumuzda kalan ve elde ettiğimiz uçucu yağın suda çözünen kısmını içeren, tedavide yetkin olarak kullandığımız maddeler.
Aromaterapide Hidrolatlarla Nasıl Formül Hazırlanır?
Çiçek suları dediğimiz hidrolatlarla formül hazırlamak mümkün. Uçucu yağların elde edilmesi esnasında, damıtma işleminin sonunda bizim balonumuzda kalan ve fizyolojik aktivitelleri uçucu yağlara göre çok düşük olan bitki suları..
Gebelik sürecinde hassas olduğumuzu düşünerek daha masum bir formül düşünüyorsak, çiçek sularından faydalanabiliriz. Itır suyu ve gül suyu alarak, (içinde uçucu yağ miktarı oldukça düşük) 1 ml 20 gram diye düşünerek, formüller hazırlanmalıdır.
Kaşıntı için ise, ıtır suyu ve içine uçucu yağ ile zenginleştirerek, şikayete yardımcı olabilmektedir. Itır yağının içine, gül yağı ilave edebiliriz. Bununla birlikte duygu durumumuzu da düzenlememizi istiyorsak, ylang ylang ilave edebiliriz.
Burada dikkat etmemiz gerek nokta, bir sudan bahsediyoruz ve içerisine yağ damlatıyoruz, her kullanımdan önce hazırladığımız formülasyonu çalkamamaız gerekmektedir. Sonra şikayetin olduğu bölgeye, sıkarak (sprey formülünde hazırlanmaktadır) uygulama sağlanabilmektedir.
Aromaterapide Hangi Yağlar Kullanılmalıdır?
Gebeliğin ilk trimester döneminde, aromaterapide uçucu yağların kullanılmaması gerekmektedir. Çünkü, uterus kasında kasılmalar, gebenin koklamasıyla bile birlikte belirli hormon salınımların bağlı, bebek ya da anne üzerinde oluşturabileceği yan etkilerinden dolayı ilk trimesterda uçucu yağ kullanılmamaktadır.
2.trimester döneminde itibaren, uçucu yağ kullanımı sağlanmaktadır.
Özellikle aktif içeriklerinden dolayı kekik yağının, karanfil yağının ve tarçın yağının kullanımı gebede ciddi yan etkilere sebebiyet verebilmektedir. Bu yüzden tedavide kesinlikle bu yağlar kullanılmamaktadır.
Lavanta yağı: içeriğinden, cilde direk uygulanabilir özelliğinden dolayı, gebeliğin 2.trimester döneminden itibaren tedavide güvenle kullanılabilecek yağlardandır. Lavanta yağnının seyretilerek kullanılması, gebelik süresinde kortizon seviyesini düşürdüğü, immunglobulin A bağışıklık sistemimizin askerleri olarak da nitelendirdiğimiz askerlerin vücutta üretimini tetiklediği ortaya konmuştur ve gebelerde % 2 oranında hazırlanmış lavanta yağı karışımının, elle masajla uygulanmasının hem gebeyi rahatlattığını hem de bağışıklık sistemini güçlendirdiğini söylemek mümkün.
Lavanta yağının yanında gebelikte güvenle kullanabileceğiniz, günlük yağ sığla yağı, ylang ylang, ıtır yağı ve papatya yağı gibi yağlarda aromaterapik anlamda bize yardımcı yağlardır.
Kaçınılması gereken yağlar ise, karanfil yağı ve karabiber gibi güçlü, bizim vücudumuza belirli hormonları tetikleyen yağlar, fesleğen ve maydonoz yağları ise, ciddi derece de düşük riskini tetikleyen yağlardır.
Gebeliğin 5. ayında, doğumu kolaylaştırmak için, son dönemlere doğru kullanabileceğimiz, misk ada çayı, yasemin uçucu yağı da ayrı bir öneme sahiptir.
Aromaterapiyle Doğum Çatlaklarını Önleme Formülü
Beherimizin içerisinde formülasyonumuzun temel bazını oluşturan sabit yağ karışımımız, sabit yağ olarak, yaklaşık 60 ml karışım, içerisinde her yağdan 20’şer milim kullanarak, hindistan cevizi yağı, kalendula yağı ve bununla birlikte 20 milim avakado yağı bulunmaktadır. Bu da bizim temel bazımızı oluşturmaktadır. Beherin içerisine yağlar eklendikten sonra güzelce karıştırılmaktadır. (uçucu yağlarının kapaklarını sıkıca kapatmak gerekir)
Hindistan cevizi yağı, donmuş halde olduğu için eriterek 50 dereceyi geçmeyecek şekilde kullanılabilmektedir. 5 damla kadar lavanta yağını ekleyerek, içerisine 2 damla günlük yağ ilavesi yaparak, (günlük yağlar, doku yenileyici özelliğe sahiptir.) homojen bir şekilde yağların dağılması için, karımı tekrar karıştırıyoruz. Karışımı, kapaklı bir şeye ya da içerisinde kendi damlalığını barındıran bir şey içerisine koyabiliriz. Bunun dışında doğum esnasında perineye bölgesine uygulanabilecek, doğumu kolaylaştırılacak bir formül oluşturmak isetersek ise, 2 tane sabit yağ, avakado ve kalendula yağlarını kullanabilmekteyiz. 20’şer milim karıştırdıktan sonra içerisine uçucu yağ olarak yine lavanta yağını koyarak, (8 damla) günlükten farklı olarak 2 damla nane yağı ilave ederek aynı şekilde beher içerisinde hazırlayıp, karışımını sağladıktan sonra, karışımı kasık bölgesine masajla uygulayarak doğumun rahat geçmesi sağlanabilmektedir.
Gebelikte Hangi Yağlar Güvenlidir?
Hekim yada bir eczacı, danışmanlık yaptığınız sağlıkçı tarafından bir oran belirtilmediği müddetçe evde de bir formül hazırlamak mümkün. Ayrıca Gebbe Market aromaterapi yağları kısmını da inceleyebilirsiniz.
- Bergamot yağı: duygu durum denge durumunda başlıca kullanılan yağlardandır. Özellikle manik depresif olarak nitelendirdiğimiz, kişinin depresif durumuya da bununla biirlikte mutluluk gibi yaşadığı durumları en uçta yaşadığı durum bozukluğunda bunu sadece koklamayla dengeye getirmek için bergamot yağının rolü büyüktür.
Evimizde hava yayıcımız varsa, içerisine suyu koyduktan sonra, bergamottan içerisine 5 damla ekleyerek de bergamotdan faylanılabilmektedir. Evinizde hava yayıcınız yoksa, nemli bir bezin üzerine damlatacağımız yine 5 damla bergamot damlatarak, yine aynı etkiyi gösterecektir. (bezi sıcak bir ortamda bulundurmak, yayılma hızını arttırır.) Aynı zamanda gebelik boyunca kullanabşkeceğimiz, idrar yolu şikayetlerimizde de bize yardımcı olacak yağlardan bir tanesidir.
- Ökaliptus yağı: gebelik boyunca, bebeğin doğumunda sonra da kaçınmamız gereken türü, ökaliptus globulus türüdür. Bu uçucu yağı ile gebelik süresince aromaterapi yapılmamalıdır. Elimizde mevcut bulunması gereken tür, okaliptus radiata yağı ya da temin etme sansı varsa, ökaliptus strata yağıdır.
- Ökaliptus yağı: tedavide, soğuk algınlığı gibi durumlarda, % 2 oranda karıştırabileceğimiz karışımla, göğüs ya da boğaz bölgesine masajla uygulanarak kullanım alanı arttırılabilmektedir.
- Misk ada çayı, aslında kaçınılması gereken yağlardan olup, sadece gebeliğin son dönemlerinde, doğumu kolaylaştırmak amacıyla kullanabildiğimiz yağlardır.
Vücutta östrojen salınımını tetiklediği için, gebelik boyunca tedavide kullanılmamaktadır. Ancak uterus kasında kasılma meydana getirdiği için, doğum anını kolaylaştırmak için başvurulabilmektedir.
- Ylan ylang yağı: duygu durum bozukluklarına yardımcı olabilen bir yağ türüdür. Ağır depresif durumlarda, duygu durum bozukluğunun çok dipte yaşandığı durumlarda, koklama yoluyla faydalanabileceğimiz yağ çeşitlerindendir.
- Patchouli yağı (paçuli yağı), duygu durum bozukluğu için yine seçebileceğimiz bir yağ türüdür.
Uçucu yağların temel aktiviteleri temel bakteriyel olmalarıdır. Bakteri üremesini engelleyen yağlardır.
- Mavi papatya: Aktif olarak, güvenle kullanabileceğimiz bir yağ türü olmakla beraber, kaşıntılı, böcek sokması, ve ciltteki kabarıklık, kızarıklık gibi durumlarda başvurulan bir yağdır.
- Günlük uçucu yağ, hem zihni boşaltmak için hem de gebelik boyunca, kişisel bakımımızı yapmak amacıyla, nemlendirmek için kullandığımız yağların en başında gelmektedir.
- Çay ağacı yağı: Son dönemlerde oldukça kullanılan yağlardandır. Bakteri (antibakteriyel) ve mantar enfeksiyonlarında, virüslerin sebep olduğu enfeksiyonlarda (antiviral) yani tüm enfeksiyon çeşitlerinde çay ağacı yağı güvenle kullanılabilmektedir.
Örneğin, bir uçuk çıktığı zaman, çay ağacı yağından bir, iki damla kulak pamuğuna damlatarak, uçuğun olduğu bölgeye uygulanabilmketedir. Ayrıca akneli bir cilde sahipsek, yine yağı aknenin üzeri uygulamak mümkün. Uygulama bölgesini, önceden bir vazelin ya da başka bir kremle çevreleyerek tariş etme özelliği engellenebilmektedir.
- Itır yağı: ağrı kesici özelliğine sahiptir. Doğumu kolaylaştırmak açısından da, doğum ağrısına da yardımcı olması, bilimsel çalışmalar sonucunda da kanıtlanmıştır.
Uçucu yağların kullanımında en önemli nokta, seyreltme işlemidir. Bir oran belirtilmediği sürece, % 2 temel oran esastır. 100 milim sabit yağ karışımının içerisine 2 milim ( 40 damla) uçucu yağı damlattıktan sonra (tek uçucu yağda olabilir, uçucu yağ karışımıda olabilir) güzelce karıştırarak, (formülasyon hazırlanmış olmaktadır.